Tas devri diyetine Kur'ani bir yaklasim denemesi
Tahil ve bakliyat belli tip cekirdek olduklarindan topraga dusup yeniden bitki olmalari icin Allah yaratmis ve insan bedeninde sindirilmek icin uygun degil, cesitli saglik sorunlarina yol aciyorlar. ozellikle en kotusu bugday. en az kotusu pirinc ve bakliyat. mesele bugdayda, ozellikle yeni nesil urunlerde, insanin vucuduna yaglari yapistiran gluten maddesi artarak var, bu ayrica bir cok alerjik reaksiyona-seker, obezite, tansiyon gibi hastaliklar-sebebiyet veriyor. bu diyetin ozu insanligin atalarinin tarim devriminden once (son onbin yil) yuzbinlerce yil boyunca yedikleri gibi yemek, yani fitratimiza daha uygun sekilde beslenmek. ozellikle tahillarin oldugu gibi pisirmesi zor ve bircok islemden gecmesi (un olmak icin mesela) gerektigi dusunulurse bu anlasilir. bir yiyecek ne kadar ozune yakinsa (pismemis taze salata gibi) o kadar faydali. ne kadar teknoloji girdiyse -cogunlukla, basit teknoloji istisnalari haric- o kadar zararli. yani genel denklem bu bunun icin gocebe ve avci toplayici kabilelere bakildiginda tarim ve endustri toplumunda yaygin gorulen bir cok hastaligin 0 miktarda goruldugunu goruyoruz. bir de bu insanlarin disleri de cok daha saglikli modern insandan. bu da hastaliklarin ve asiri kilonun cok yemekten degil ve hatta spor yapmamaktan bile degil, yedigimiz seylerin iceriginden (insan irkina uygun olmayan seylerle beslenmek, hele ki paket abur cubur) ve asiri islenmis olmalarindan kaynaklandigini anlayabiliriz.
Bu konuda Bakara suresinde cok ilginc ayetler var. ben bu diyeti 3 yildir yaptigimdan ve cok sukur normal kiloya dondugumden (dedigim gibi bol bol yiyerek, hic de diyet yapiyormus gibi bir eksiklik hissetmeyerek ve daha saglikli olarak cok sukur) her yerde bu diyetle ilgili seyler goruyorum. cunku mantigi tarihi antropolojisi biyolojisi vs bana ilginc geliyor. kuran okurken bile bu diyeti goruyorum :)
Bakara 57 [Bulutlari üzerinize gölge kildik ve size kudret helvasi (manna) ve bildircin indirdik. Size rizik olarak verdiklerimizin temizinden yiyin (dedik). Onlar bize zulmetmediler, ancak kendi nefislerine zulmettiler.]
Bu arada kudret helvasi ile ilgili hadisleri falan da merak edip biraz baktim, colde gocebe insanlarin yedigi ya bir mantar cinsiymis veyahut bal gibi dogal bulunan bir tatli cinsiymis diyorlar. yani bu bahsedilen diyet tam bir tas devri diyeti: bildircin-avcilik, manna-toplayicilik.
Hemen arka sayfada, bakara 61 [Siz (ise söyle) demistiniz: "Ey Musa, biz bir çesit yemege katlanmayacagiz, Rabbine yalvar da, bize yerin bitirdiklerinden bakla, acur, sarmisak, mercimek ve sogan çikarsin." (O zaman Musa:) "Hayirli olani, su degersiz, seyle mi degistirmek istiyorsunuz? (Öyleyse) Misir'a inin, çünkü (orada) kendiniz için istediginiz vardir" demisti. Onlarin üzerine horluk ve yoksulluk (damgasi) vuruldu ve Allah'tan bir gazaba ugradilar. Bu, kuskusuz, Allah'in ayetlerini tanimazliklari ve peygamberleri haksiz yere öldürmelerindendi. (Yine) bu, isyan etmelerinden ve siniri çignemelerindendi.]
Burda Misir'dan bahsedilmesi ilginc, zira Misir hem tarim devriminin hem de koleligin en eski oldugu yerlerden biri. ve Musa asm da soruyor, "hayirli olani (yani bildircin ve mannayi), degersiz olanla mi, (yani tarim urunleriyle mi) degistirmek istiyorsunuz?" mesele bir bahcecilik yapabilenler icin, hem en azindan yiyeceklerini temin etme konusunda ozgurlukleri var, hem de cok daha saglikli besleniyorlar, bahcede yetisen sebze meyve tavuk, vs asagi yukari hersey faydalidir. ama tarim toplumunda oyle mi? o koca bugday tarlalarini isleyenler, bugday ogutme, seker fabrikalarinda calisanlar, bir aganin ya da bir fabrikatorun kolesi oluyorlar, 10bin yildir misir'dan beri durum boyle. Ve cok ilginc ayette de hemen arkasindan "onlarin uzerine horluk ve yoksulluk damgasi vuruldu" diyor. Ustelik bir gocebe, tevekkul icindedir. her gun o gunku rizkini Allah'in yollayacagina inanir ve guvenir. Allah da onlari en bereketli en saglikli sekilde, yeryuzundeki butun bitki ve hayvanlari riziklandirdigi gibi riziklandirir. Oysa ki tarimin icad edilis amaci, ihtiyacindan cok uretip stoklamaktir, "Ben uretecegim rizkimi (hasa Allah'a tevekkul yok)" demektir. Zira ayetin sonunda, onlar bir cesit yemege katlanmayip sabirsizlik yaptilar demiyor da, cok daha agir seyler, "Allah'in ayetlerini tanimazlik" diyor "isyan" diyor "siniri cignemek" diyor. "Peygamberleri haksiz yere oldurmek" ifadesini de babamla da gecen konusmustuk. yani hayatindan peygamberlerin ornekligini, yani sunnetini cikarmak. Onlari degil baska seyleri kistas almak diye anladik.
Ayette "biz bir cesit yemege katlanmayacagiz" demeleri bahane uretmelerinden ibaret. aslinda gocebelerin cogu yuzlerce cesit meyve sebze, ve onlarca cesit etle beslenirler. esas dertleri "biz uretecegiz rizkimizi". bir onceki ayetin sonunda da 2:60 [ (..)Allah'in verdigi riziktan yiyin, için ve yeryüzünde bozgunculuk (fesad) yaparak karisiklik çikarmayin.] Halbuki endustri ve tarimin yaptigi fesadin kendisi, tarim topragin veriminin dusmesine sebep oldu. endustrinin sebep oldugu cevre kirliligi, hayvanlarin nesillerinin tukenmesi vs ise malum. Bunlar ayetlerden anladiklarim, dogrular Allah'tan yanlislar bendendir, yanlisim varsa Allah affetsin dogruyu gostersin.
Bir bahcecilik ya da gocebecilikle, birilerini kolelestirip hakkina girmeden, Allah'in verdigi bol nimetlerinden riziklanip hem de cok saglikli olabiliriz iA. Bunlari yapamiyorsak da, en azindan onlarin beslenmelerine olabildigince yakin beslenmeye calismak dusturlardan biri. Burda amac kesinlikle teknoloji dusmanligi degil, hersey gibi iyisi var kotusu var elbet. Onemli olan bu ahirzaman balli zehir devrinde bali zehirden ayirabilmek, Allah yardimcimiz olsun.
Bu konuyla ilgili olabilecek bir sure daha, Waqiah suresi,
***
56:7 Ve sizler de üç sinif oldugunuz zaman;
56:8 Iste o "Ashab-i Meymene", ne (kutludur o) "Ashab-i Meymene" (dogruluk ashabi).
56:9 "Ashab-i Mes'eme" ne (mutsuz ve ugursuzdur o) "Ashab-i Mes'eme" (kotuluk ashabi).
56:10 Yarisip öne geçenler de, öne geçmis öncülerdir.
56:11 Iste onlar, yakinlastirilmis (mukarreb) olanlardir.
56:12 Nimetlerle-donatilmis cennetler içinde;
56:13 Birçogu geçmis (ümmet)lerden,
56:14 Birazi da sonrakilerden.
(.....)
56:38 "Ashab-i Yemin" (dogruluk ashabi) olanlar için.
56:39 (Bunlarin) Birçogu geçmis (ümmet)lerden,
56:40 Birçogu da sonrakilerdendir.
***
Once Allah indinde 3 sinif oldugumuzu anlatiyor (56:7) bu uc sinifi kotuluk ashabi, dogruluk ashabi ve mukkarreb onculer diye ayiriyor. daha sonraki ayetlerde (surenin cogu) ilk grup icin cehennem tasvirleri, diger iki grup icin ise cennet tasvirleri yapiliyor. Burda bana konuyla alakali ilginc gelen, mukarreb onculer icin bircogu gecmis birazi da sonrakilerden (56:13-14) demesi, fakat dogruluk ashabi icinse, bircogu gecmis ve bircogu da sonrakilerden (56:39-40) demesi. "sonrakiler" arapca originalinde "akhiriin" olarak geciyor ve ahir zamani cagristiriyor. Muhammed asm'in ahirzaman peygamberi oldugunu ve tarim devri doneminde yasadigini goz onunde bulundurursak ama hadislerde de bir nevi ahir-ahirzaman icin tasvirler yapildigini da dusunursek; bunu yukardaki insan tarihi cizelgesiyle karsilastirirsak:
Belki ahirzaman tarim devrimiyle basladi denebilir. zira insanlarin gocebe ve/ya bahcecilik ve/ya avci-toplayicilik seklindeki yasam tarzlari yuzbinlerce yil sonra ilk defa temel bir degisiklige ugradi, toplum duzeni siniflandi, aile yapisi dahi degisti. ahir-ahirzaman icinse endustri (ve bilgisayar) devrimiyle basladi denebilir, zira onceki temelden degisikliklere benzer toplumsal degisiklikler fazlasiyla son 100-150 yilda gozlendi.
boylece dogruluk ashabindan her tarihi donemde cokca var ancak mukarrabiin'e gelince cogu gecmisten, ve biz daha kalabalik olmamiza ragmen azi ise bizim ahir zamandan. bundan ahir-ahir zamanda daha da az olduklari sonucunu da cikarmamiz sanirim yanlis olmaz.
Gunumuzde ayakta kalabilen az miktarda gocebe, avci-toplayicilar (tarim ve endustriye bulasmamis kabileler) incelendiginde onlarin ruhani intisablarinin bizimkinden genel olarak cok daha saglam oldugunu goruyoruz. ates dansi falan diye yansitilan gelenekler, ayni hint filmlerinde her bahaneyle herkesin dans etmeye baslamasi gibi yahut mevlevilerin semada husu icinde donmeleri gibi birer ruhani ibadettir, yansitilmaya calisildigi gibi nefsani eglence amacli degildir. zaten samimiyetle sordugunuzda ormanin ruhuna (melekler) inanclarini ve Yaraticisina hergun ibadet ettiklerini de anlatiyorlar. Bu konuda cok farkli kitalardaki kabilelerin en ortak yonlerinden biri bu gunluk toplu ibadet edisleri.
Ahir-ahirzaman bizlerinin gunluk toplu ibadetleri ise maalesef genel olarak TV onunde yapiliyor, aradaki fark asikar.
Yanlis yorumlar yaptiysam Allah affetsin ve dogruyu gostersin inshaAllah.
Allahumma arinal Haqqa Haqqan, warzuqna ittiba', wa arinal batila batilan, warzuqna ijtinabah.
(May Allah allow us to see the Truth as the Truth and abide and live by it and to see the false as the false and allow us to avoid it)
(Allahim bize Hakki Hak olarak gosterip, bizi ona ittiba (tabi olup uyarak yasamak) ile riziklandir, batili (yanlis) da batil olarak gosterip, bizi ondan sakinmakla riziklandir)
2:32 Qaloo subhanaka la AAilma lana illa ma AAallamtana innaka anta alAAaleemu alhakeemu
2:32 (Asad) They replied: "Limitless art Thou in Thy glory! No knowledge have we save that which Thou hast imparted unto us. Verily, Thou alone art all-knowing, truly wise." -
2:32 (Turkish) Dediler ki: "Sen yücesin, bize ögrettiginden baska bizim hiçbir bilgimiz yok. Gerçekten Sen, her seyi bilen, hüküm ve hikmet sahibi olansin."
Asmâ'.
Bu konuda Bakara suresinde cok ilginc ayetler var. ben bu diyeti 3 yildir yaptigimdan ve cok sukur normal kiloya dondugumden (dedigim gibi bol bol yiyerek, hic de diyet yapiyormus gibi bir eksiklik hissetmeyerek ve daha saglikli olarak cok sukur) her yerde bu diyetle ilgili seyler goruyorum. cunku mantigi tarihi antropolojisi biyolojisi vs bana ilginc geliyor. kuran okurken bile bu diyeti goruyorum :)
Bakara 57 [Bulutlari üzerinize gölge kildik ve size kudret helvasi (manna) ve bildircin indirdik. Size rizik olarak verdiklerimizin temizinden yiyin (dedik). Onlar bize zulmetmediler, ancak kendi nefislerine zulmettiler.]
Bu arada kudret helvasi ile ilgili hadisleri falan da merak edip biraz baktim, colde gocebe insanlarin yedigi ya bir mantar cinsiymis veyahut bal gibi dogal bulunan bir tatli cinsiymis diyorlar. yani bu bahsedilen diyet tam bir tas devri diyeti: bildircin-avcilik, manna-toplayicilik.
Hemen arka sayfada, bakara 61 [Siz (ise söyle) demistiniz: "Ey Musa, biz bir çesit yemege katlanmayacagiz, Rabbine yalvar da, bize yerin bitirdiklerinden bakla, acur, sarmisak, mercimek ve sogan çikarsin." (O zaman Musa:) "Hayirli olani, su degersiz, seyle mi degistirmek istiyorsunuz? (Öyleyse) Misir'a inin, çünkü (orada) kendiniz için istediginiz vardir" demisti. Onlarin üzerine horluk ve yoksulluk (damgasi) vuruldu ve Allah'tan bir gazaba ugradilar. Bu, kuskusuz, Allah'in ayetlerini tanimazliklari ve peygamberleri haksiz yere öldürmelerindendi. (Yine) bu, isyan etmelerinden ve siniri çignemelerindendi.]
Burda Misir'dan bahsedilmesi ilginc, zira Misir hem tarim devriminin hem de koleligin en eski oldugu yerlerden biri. ve Musa asm da soruyor, "hayirli olani (yani bildircin ve mannayi), degersiz olanla mi, (yani tarim urunleriyle mi) degistirmek istiyorsunuz?" mesele bir bahcecilik yapabilenler icin, hem en azindan yiyeceklerini temin etme konusunda ozgurlukleri var, hem de cok daha saglikli besleniyorlar, bahcede yetisen sebze meyve tavuk, vs asagi yukari hersey faydalidir. ama tarim toplumunda oyle mi? o koca bugday tarlalarini isleyenler, bugday ogutme, seker fabrikalarinda calisanlar, bir aganin ya da bir fabrikatorun kolesi oluyorlar, 10bin yildir misir'dan beri durum boyle. Ve cok ilginc ayette de hemen arkasindan "onlarin uzerine horluk ve yoksulluk damgasi vuruldu" diyor. Ustelik bir gocebe, tevekkul icindedir. her gun o gunku rizkini Allah'in yollayacagina inanir ve guvenir. Allah da onlari en bereketli en saglikli sekilde, yeryuzundeki butun bitki ve hayvanlari riziklandirdigi gibi riziklandirir. Oysa ki tarimin icad edilis amaci, ihtiyacindan cok uretip stoklamaktir, "Ben uretecegim rizkimi (hasa Allah'a tevekkul yok)" demektir. Zira ayetin sonunda, onlar bir cesit yemege katlanmayip sabirsizlik yaptilar demiyor da, cok daha agir seyler, "Allah'in ayetlerini tanimazlik" diyor "isyan" diyor "siniri cignemek" diyor. "Peygamberleri haksiz yere oldurmek" ifadesini de babamla da gecen konusmustuk. yani hayatindan peygamberlerin ornekligini, yani sunnetini cikarmak. Onlari degil baska seyleri kistas almak diye anladik.
Ayette "biz bir cesit yemege katlanmayacagiz" demeleri bahane uretmelerinden ibaret. aslinda gocebelerin cogu yuzlerce cesit meyve sebze, ve onlarca cesit etle beslenirler. esas dertleri "biz uretecegiz rizkimizi". bir onceki ayetin sonunda da 2:60 [ (..)Allah'in verdigi riziktan yiyin, için ve yeryüzünde bozgunculuk (fesad) yaparak karisiklik çikarmayin.] Halbuki endustri ve tarimin yaptigi fesadin kendisi, tarim topragin veriminin dusmesine sebep oldu. endustrinin sebep oldugu cevre kirliligi, hayvanlarin nesillerinin tukenmesi vs ise malum. Bunlar ayetlerden anladiklarim, dogrular Allah'tan yanlislar bendendir, yanlisim varsa Allah affetsin dogruyu gostersin.
Bir bahcecilik ya da gocebecilikle, birilerini kolelestirip hakkina girmeden, Allah'in verdigi bol nimetlerinden riziklanip hem de cok saglikli olabiliriz iA. Bunlari yapamiyorsak da, en azindan onlarin beslenmelerine olabildigince yakin beslenmeye calismak dusturlardan biri. Burda amac kesinlikle teknoloji dusmanligi degil, hersey gibi iyisi var kotusu var elbet. Onemli olan bu ahirzaman balli zehir devrinde bali zehirden ayirabilmek, Allah yardimcimiz olsun.
Bu konuyla ilgili olabilecek bir sure daha, Waqiah suresi,
***
56:7 Ve sizler de üç sinif oldugunuz zaman;
56:8 Iste o "Ashab-i Meymene", ne (kutludur o) "Ashab-i Meymene" (dogruluk ashabi).
56:9 "Ashab-i Mes'eme" ne (mutsuz ve ugursuzdur o) "Ashab-i Mes'eme" (kotuluk ashabi).
56:10 Yarisip öne geçenler de, öne geçmis öncülerdir.
56:11 Iste onlar, yakinlastirilmis (mukarreb) olanlardir.
56:12 Nimetlerle-donatilmis cennetler içinde;
56:13 Birçogu geçmis (ümmet)lerden,
56:14 Birazi da sonrakilerden.
(.....)
56:38 "Ashab-i Yemin" (dogruluk ashabi) olanlar için.
56:39 (Bunlarin) Birçogu geçmis (ümmet)lerden,
56:40 Birçogu da sonrakilerdendir.
***
Once Allah indinde 3 sinif oldugumuzu anlatiyor (56:7) bu uc sinifi kotuluk ashabi, dogruluk ashabi ve mukkarreb onculer diye ayiriyor. daha sonraki ayetlerde (surenin cogu) ilk grup icin cehennem tasvirleri, diger iki grup icin ise cennet tasvirleri yapiliyor. Burda bana konuyla alakali ilginc gelen, mukarreb onculer icin bircogu gecmis birazi da sonrakilerden (56:13-14) demesi, fakat dogruluk ashabi icinse, bircogu gecmis ve bircogu da sonrakilerden (56:39-40) demesi. "sonrakiler" arapca originalinde "akhiriin" olarak geciyor ve ahir zamani cagristiriyor. Muhammed asm'in ahirzaman peygamberi oldugunu ve tarim devri doneminde yasadigini goz onunde bulundurursak ama hadislerde de bir nevi ahir-ahirzaman icin tasvirler yapildigini da dusunursek; bunu yukardaki insan tarihi cizelgesiyle karsilastirirsak:
Belki ahirzaman tarim devrimiyle basladi denebilir. zira insanlarin gocebe ve/ya bahcecilik ve/ya avci-toplayicilik seklindeki yasam tarzlari yuzbinlerce yil sonra ilk defa temel bir degisiklige ugradi, toplum duzeni siniflandi, aile yapisi dahi degisti. ahir-ahirzaman icinse endustri (ve bilgisayar) devrimiyle basladi denebilir, zira onceki temelden degisikliklere benzer toplumsal degisiklikler fazlasiyla son 100-150 yilda gozlendi.
boylece dogruluk ashabindan her tarihi donemde cokca var ancak mukarrabiin'e gelince cogu gecmisten, ve biz daha kalabalik olmamiza ragmen azi ise bizim ahir zamandan. bundan ahir-ahir zamanda daha da az olduklari sonucunu da cikarmamiz sanirim yanlis olmaz.
Gunumuzde ayakta kalabilen az miktarda gocebe, avci-toplayicilar (tarim ve endustriye bulasmamis kabileler) incelendiginde onlarin ruhani intisablarinin bizimkinden genel olarak cok daha saglam oldugunu goruyoruz. ates dansi falan diye yansitilan gelenekler, ayni hint filmlerinde her bahaneyle herkesin dans etmeye baslamasi gibi yahut mevlevilerin semada husu icinde donmeleri gibi birer ruhani ibadettir, yansitilmaya calisildigi gibi nefsani eglence amacli degildir. zaten samimiyetle sordugunuzda ormanin ruhuna (melekler) inanclarini ve Yaraticisina hergun ibadet ettiklerini de anlatiyorlar. Bu konuda cok farkli kitalardaki kabilelerin en ortak yonlerinden biri bu gunluk toplu ibadet edisleri.
Ahir-ahirzaman bizlerinin gunluk toplu ibadetleri ise maalesef genel olarak TV onunde yapiliyor, aradaki fark asikar.
Yanlis yorumlar yaptiysam Allah affetsin ve dogruyu gostersin inshaAllah.
Allahumma arinal Haqqa Haqqan, warzuqna ittiba', wa arinal batila batilan, warzuqna ijtinabah.
(May Allah allow us to see the Truth as the Truth and abide and live by it and to see the false as the false and allow us to avoid it)
(Allahim bize Hakki Hak olarak gosterip, bizi ona ittiba (tabi olup uyarak yasamak) ile riziklandir, batili (yanlis) da batil olarak gosterip, bizi ondan sakinmakla riziklandir)
2:32 Qaloo subhanaka la AAilma lana illa ma AAallamtana innaka anta alAAaleemu alhakeemu
2:32 (Asad) They replied: "Limitless art Thou in Thy glory! No knowledge have we save that which Thou hast imparted unto us. Verily, Thou alone art all-knowing, truly wise." -
2:32 (Turkish) Dediler ki: "Sen yücesin, bize ögrettiginden baska bizim hiçbir bilgimiz yok. Gerçekten Sen, her seyi bilen, hüküm ve hikmet sahibi olansin."
Asmâ'.